3 Aralık 2015 Perşembe

elliüç

Bu gece kendi odamda kendi minik zaman makinemi icat ettim. Harici diskimin derinliklerindeki dosyaları kurcaladım. Eski yazılarım, eski fotoğraflarım, eskiden dinlediğim şarkılar.. Ufak bir melodinin bir anda aslında her anını çok iyi hatırladığınız ama hatırladığınızı unuttuğunuz bir zamana götürmesi çok tuhaf değil mi? Beklenmeyen bir anda aldığınız kokunun da kalbinizin ya da zihninizin çok derinliklerindeki kişileri, yerleri ya da duyguları hatırlatması da aynı şekilde.. Aslında güzel bir his. Aynı zamanda da üzücü. Çünkü o anki hislerin daha sonra tekrar duyulmaması ve duyulmayacak olmasının farkındalığı göğsüme kocaman bir fil oturmasına sebep oluyor. Engel olamıyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder