Bugün Six Feet Under'lı çiziktireceğim. Evet. Son zamanlarda en sevdiğim aktivite Six Feet Under izlemek. David
Keith ile ya da başkasıyla atıştığında "Ay dur üzülme, kıymetini
anlayacak o senin yoksa kendi kaybeder yanii .s .s" diye avutasım,
Nate'in sırtına "Seni çakaal. ;)))" diye pat pat vurasım, Claire'le
beraber ergenlik yapasım, Ruth'u da sürekli bir gıdıklayasım var. Hepsi
öyle bir şeker, öyle bir şapşirik geliyor ki anlatamam. Dizi çoğu zaman
çok durağan ilerlemesine rağmen bıktırmadan mutlu mesut özletiyor
kendini. Bir Lisa'yı ve sürekli boğazlanırmış gibi konuşmasını sevemedim
gitti. Bir deee 3. sezon 1. bölümden itibaren bir haller oldu ki
sormayın gitsin. Hala algılamaya çalışıyorum. Ama birşey çıkacak bundan.
Allaaağm! Spoiler konusunda çok hassas bir insan olduğum için fazla detaya girmeden ve isim vermeden yazmak istiyorum. Ama öyle de dedikodu yapılmıyor çocuklar.
Hayat çok zor. Bu aralar mottom bu. Neyse, as a result, daha önce
izlemediğim için çok pişmanım çocuklar. Özellikle psikolojik
çözümlemeler filan çoğoş bence. Ayrıca bu kez kaşınıp spoiler
yemeyeceğim. Akıllandım yani. Meh meh.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder